Dünya uygulamalarında üç tür fonlama yapılmaktadır. Ürün bazlı (reward-based), Hisse bazlı (equity-based) ve Borçlanma bazlı (debt-based) Ürün bazlı kitle fonlaması: Kitlesel fonlama türleri içinde en yaygın kullanılan, platform ve proje adedi en fazla olan türdür. Bu fonlama türü, “hediye” bazlı diye tanımlanmaktadır. Zira proje sahipleri, fonlayanlara karşı bir yükümlülük içinde değildir. Ancak projeyi destekleyenler bağışta bulunmadığı taktirde projenin çıktısı veya fonlama nispetinde muadil bir karşılık kendilerine verilir. Bu fonlama türünde proje sahibinin ürün veya projesi platform üzerinden yeterli desteği (platform üzerinde önceden belirlenen) gördüğü taktirde, projeyi fonlayanlara yaptıkları ödeme karşılığında ürün teslim edilir. Bu tür projelerde talep edilen fon miktarı düşük olduğundan, gerçekleşen projeler göreceli olarak diğerlerine göre daha fazladır ve gerçekleşme olasılığı daha yüksektir. Hisse bazlı kitle fonlaması: Başlangıç sermayesi için kullanılan bu sistem dâhilinde ise projeye finansal destek sağlayan yatırımcılar, bir getiri beklentisi içinde proje ortağı olmaktadırlar. Bu tarz projelerden beklenen fon, ölçek olarak ürün bazlı projelerden daha büyük olmaktadır. Diğer kitlesel fonlama uygulamalarında olduğu gibi burada da öncelikli olarak hedeflenen fonun yeterli düzeyde olması şarttır. Yeterli düzeye ulaşamayan projelerde destekçilere fonları geri ödenir. Proje destekçisinin (yatırımcının) bu tarz projelerden beklentisi, şirket yeterli karlı düzeye geldiğinde elindeki hisseleri başka yatırımcılara belli bir değer üzerinden satmaktır. Bu tarz kitlesel fonlama uygulamaları düzenlemeye tabidir. Türkiye’de de Sermaye Piyasası Kanunu’nda tanımı yapılmış ve Sermaye Piyasası Kurulu’na bu konuda düzenleme yapmak yetkisi verilmiştir. Borçlanma bazlı kitlesel fonlama: Bu fonlama türü platformlar üzerinde borç alma-verme faaliyetlerini kapsar. Platform üzerinden proje sahipleri, hedeflenen fonu, belirlenen faiz ve vade koşulları çerçevesinde, belirlenen bir süre içerisinde potansiyel yatırımcılardan borçlanmayı hedefler. En büyük avantajı borçlanmada bir aracı finansal kuruluşun kullanılmaması ve buna bağlı olarak borçlanma maliyetlerin daha düşük olmasıdır. Bu sistemin güvenli olarak işlemesinde, girişimcinin projeye konu varlığı platforma teminat olarak vermesi önemli bir uygulamadır. Borcun vadesi boyunca varlığın işletme hakkı proje sahibinde olmakla birlikte mülkiyeti kendisine verilmemektedir.